Şehidini Unutanlara Gömülecek Toprak Nasip Olmasın

Bazı haberler sessiz gelir.

Ne ekranlarda bir gürültü olur, ne sosyal medyada gündem…

Alt yazı geçerken birden gözümüze çarpar:

“Bir askerimiz şehit oldu.”

Hepsi bu.

Oysa orada sadece bir cümle değil,

bir ömür toprağa verilir.

Dünya telaşımızın arasına,

gürültülü kahkahalarımızın ortasına,

bir annenin çığlığı düşer de duymayız.

Çünkü alıştık.

Alıştık ama utanmadık.

İşte tam da bu yüzden yazıyorum bu satırları…

Bir şehidimiz vardı; adı küçük puntolarla yazıldı.

Kameralar, ekranlar, çok sesli tartışma programları,

bir zamanlar Türk askerini şehit edenleri ağırlarken,

bu yiğide sadece 45 saniyelik bir saygı reva görüldü.

Ama ben onu unutmadım.

Unutmayacağım.

Ben, aldığı 34 bin TL maaştan öğrencilere burs veren o güzel yüreği unutmayacağım.

Ben, “Ailene bir şey söylemek ister misin?” denildiğinde

“Beklemesinler” cevabını veren vakarı unutmayacağım.

Ben, "Şerefle bitirilmesi gereken en ağır görev hayattır." diyen o şehidimin iman dolu sesini unutmayacağım.

Çünkü o, sadece askerlik görevini değil, hayat dediğimiz emaneti de şerefle taşıyan bir kahramandı.

Kimse görmedi belki ama Allah gördü.

Ve apaçık ki; ben bu satırları onun duasını alabilmek için yazıyorum.

...

Zamanı geldiğinde herkesin gönlüne dokunan bir hikâyesi olur.

İşte bir şehidimizin hikâyesi de, poz vermeyi sevmediği bir fotoğrafın arkasına gizlenmişti.

Ama ne demişti?

"Şehit olursam, Instagram sayfaları beni paylaşsın."

Ne garip değil mi?

Dünya hayatında kendini göstermeye çekinen bir adam,

Vefat ettiğinde görünmek istiyor.

Çünkü işte o zaman herkesin gözü önünde,

hiç kimseye eğilmeden, en yüce makamda olacak.

Biz o fotoğraflara baktık mı gerçekten?

Yüzündeki tebessümü gördük mü?

Yoksa sadece paylaştık, geçtik mi?

Bir gün tam 12 şehit verdik bu topraklara…

Aynı gün ne mi oldu?

Sessiz sedasız alt yazılarda isimleri geçti.

Ne mi oldu?

Bir yanda bu milletin çocukları kahramanca can verirken diğer yanda yine bu milletin çocukları tatil fotoğrafları, kahve fincanları, mutlu pozlarını paylaştı.

Unutmak mı kolay geldi, yoksa acıyı hissetmek mi zor?

Yoksa herkes alıştı mı?

Kimse şehit olmak zorunda değil.

Ama herkes şehide vefalı olmak zorunda.

Çünkü onların kanı, bizim sokak lambalarımızı değil, namusumuzu, ezanımızı, bayrağımızı aydınlatıyor.

Ey unutanlar, bir gün siz de toprağa gireceksiniz.

Ama unutmayın:

Toprak, vefasızları da yutar.

Ve dilerim ki; gömülecek vatan toprağı, şehidine sadakat göstermeyene nasip olmasın!

...

Rabbim tüm şehitlerimizin şehadetlerini kabul eylesin.

Aziz Türk milletinin başı sağ olsun.