VARİS NEDİR, NASIL ORTAYA ÇIKAR?
İrmet Hospital’da görev yapan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Devrim Eroğlu, varisin, toplardamarların genişlemesi ve fonksiyonlarını yitirmesiyle ortaya çıkan kronik bir damar hastalığı olduğunu belirtiyor. Özellikle bacaklarda görülen varisler, hem kozmetik hem de fonksiyonel rahatsızlıklara neden olabilir. Uzun süre ayakta kalmak, genetik yatkınlık, gebelik, obezite ve hareketsiz yaşam tarzı gibi faktörler varisin en yaygın sebepleri arasında yer alır. Hastalık, bacaklarda ağrı, şişlik, kramp, kaşıntı ve gözle görülür damar çıkıntıları ile kendini gösterir. Tedavi edilmediğinde, ciltte renk değişimleri, yara oluşumu ve pıhtı riskini de beraberinde getirebilir. Op. Dr. Eroğlu, “Varis sadece estetik bir problem değildir. Altta yatan damar yetmezliği, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle hastalar zaman kaybetmeden uzman bir kalp ve damar cerrahına başvurmalıdır,” şeklinde uyarıyor. İrmet Hospital olarak her hastaya özel tanı ve tedavi planlaması yaptıklarını vurgulayan Dr. Eroğlu, erken müdahale ile yaşam kalitesinin belirgin şekilde artırılabileceğini belirtiyor.
KİMLER VARİS OPERASYONUNA İHTİYAÇ DUYAR?
Varis tedavisinde uygulanacak yöntemin hastanın klinik tablosuna, yaşına, yaşam tarzına ve varisin evresine göre belirlendiğini ifade eden Op. Dr. Devrim Eroğlu, “Her varis vakası ameliyat gerektirmez, ancak bazı durumlarda cerrahi müdahale kaçınılmaz olur,” diyor. Uzun süredir geçmeyen bacak ağrısı, sürekli şişlik, gece krampları, ciltte yara ve renk değişimi gibi şikayetlerin varlığında operasyon kararı gündeme gelir. Estetik kaygısı olan hastalarda da varis operasyonları tercih edilebilir. Günümüzde kullanılan tekniklerle ameliyatlar oldukça konforlu geçmektedir. Hastaların çoğu aynı gün taburcu olabilirken, birkaç gün içinde sosyal hayatlarına geri dönebilmektedir. Operasyon öncesinde doppler ultrasonografi ile damar yapısı detaylı şekilde analiz edilir ve buna uygun bir tedavi planı oluşturulur. “İrmet Hospital’da hedefimiz, her hastaya en uygun tedavi yöntemini sunarak hem sağlığını hem de yaşam kalitesini geri kazandırmak,” diyen Dr. Eroğlu, operasyonun risklerinin oldukça düşük, başarı oranlarının ise yüksek olduğunu vurguluyor. Özellikle daha önce sonuç alınamayan konservatif tedavi gören hastalarda cerrahi işlemler kalıcı çözüm sağlamaktadır.
LAZER VE RADYOFREKANS GİBİ YENİ NESİL TEDAVİLER
Varis tedavisinde son yıllarda büyük bir dönüşüm yaşandığını söyleyen Op. Dr. Devrim Eroğlu, “Artık klasik ameliyatların yerini minimal invaziv, yani küçük müdahalelerle yapılan yöntemler alıyor,” diyerek bu alandaki gelişmeleri aktardı. Lazerle varis tedavisi ve radyofrekans ablasyon gibi teknikler sayesinde hastalıklı damar içeriden ısıtılarak işlevsiz hale getirilir. İşlem genellikle lokal anestezi altında uygulanır ve ortalama 30-60 dakika sürer. Hasta aynı gün evine dönebilir, ertesi gün ise normal yaşantısına geri dönebilir. Bu yöntemlerin en büyük avantajları arasında ağrısız işlem, dikişsiz uygulama, iz bırakmaması ve hızlı iyileşme süreci yer alır. İrmet Hospital’da bu teknolojileri aktif olarak kullandıklarını belirten Dr. Eroğlu, özellikle estetik kaygısı taşıyan hastalarda lazer yöntemlerinin memnuniyet oranının çok yüksek olduğunu ifade ediyor. Kanama, enfeksiyon ve damar içinde pıhtı gibi komplikasyon risklerinin de oldukça düşük olduğu bu tedavi yöntemleri, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de yaygın şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Op. Dr. Eroğlu, “Varisi olan hastaların modern tedavi seçenekleri konusunda bilinçlenmesi çok önemli. Korkulacak değil, kolaylıkla tedavi edilebilecek bir hastalıktan söz ediyoruz,” diyor.
TEDAVİ SONRASI DÖNEM VE VARİSTEN KORUNMA YÖNTEMLERİ
Varis operasyonu sonrası sürecin başarıya ulaşması için hastaların dikkat etmesi gereken bazı önemli noktalar olduğunu belirten Dr. Devrim Eroğlu, iyileşme döneminde hekim önerilerine tam uyumun şart olduğunu vurguluyor. Operasyon sonrasında genellikle 1-2 gün içinde gündelik aktivitelere dönülebilirken, ağır egzersizler ve uzun süre ayakta kalmaktan kaçınılmalıdır. Varis çoraplarının kullanımı, düzenli yürüyüş ve bol sıvı alımı iyileşmeyi destekler. Ayrıca lif açısından zengin bir diyet, kabızlıkla mücadele ederek damar içi basıncın artmasını engeller. Sigara ve aşırı kafein tüketiminden uzak durulması da önerilen alışkanlıklardandır. İrmet Hospital’da tedavi sonrası her hastaya özel takip programları uygulanmakta ve düzenli kontrollerle süreç yakından izlenmektedir. “Amacımız sadece ameliyatı başarıyla gerçekleştirmek değil, uzun vadeli sonuçlar elde etmektir,” diyen Dr. Eroğlu, varis hastalarının tedavi sonrası yaşam tarzı değişikliklerine de önem vermesi gerektiğini belirtiyor. Varisin tekrar etme riski olduğundan, korunma yöntemleri en az tedavi kadar önemlidir. Damar sağlığını korumak için aktif bir yaşam tarzı, ideal kilo ve düzenli doktor kontrolleri şarttır.